26 Haziran 2012 Salı

GEORGIOS MANIKES-KÂMRAN İNAN


Georgios Maniakes  Bizans Ordusu’nda Başkomutanlığa kadar yükselen Türk asıllı askerlerden biriydi.
Maniakes,  Arap’ların Anadolu’ya ilerleyişini durdurdu, Urfa’nın Bizans topraklarına katılmasını sağladı.  Arkasından Bizans topraklarına doğudan saldırılar düzenleyen Türkmenler üzerine gönderildi, bu görevi de hakkıyla yerine getirdi. Son olarak Sicilya’yı Araplardan geri almak üzere İtalya’ya gönderildi.



Sicilya’da gösterdiği başarılar İmparator’un ve çevresindekilerin endişelenmesine sebep oldu.  Üstün başarı kazanmış, askerler tarafından sevilen komutanların İstanbul’a geldiklerinde ihtilal yapıp İmparator olmaları sık rastlanan olaylardandı. Kuruntuya kapılan ve İmparatorluğunu kaybedeceğini sanan   IX.Konstantinos   “bu adam” yani Maniakes Sicilya fatihi olarak İstanbul’a gelmesin dedi. Bizans ordusuna karşı yaptığı savaşı kazanmak üzereyken nasıl olduysa bir okla vuruldu ve öldü. Yani Maniakes İstanbul'a gelemedi(!?). Yıl: 1043


Kâmran İnan, şimdi olmayan senatoda 1973-1979 yılların arasında, Genel Başkanı Süleyman Demirel olan Adalet Partisi’nin senatörüydü.  Uzun yıllar devletimizin Dışişleri Komisyonu Başkanlığını yaptı. Birkaç dil bilen donanımı hayli yüksek az bulunan  aydınlarımızdan biridir.

Türkiye Kıbrıs barış harekâtını yaptı ve başarılı oldu. Kıbrıs Türkleri’nin can güvenliği sağlandı ancak karşımıza kapı gibi “ambargo” dikildi.  Türkiye’de kıtlık başladı.  Aklınıza gelebilecek her şey karaborsaydı.  Ambargoyu kaldırmak üzere  Dışişleri Komisyonu Başkanı olan Kâmran İnan ABD’ye gönderildi.

Gerisini Kâmran İnan’ kaleminden izleyelim:
Yaptığımız araştırmalar sonucu ambargonun kaldırılması yönündeki talebimizin 15-16 oy farkla reddedileceğini saptadık.  Bizim yanımızda olanlar, bilhassa David Rockefeller’in adamları bir teklifte bulundular.  Oylamanın yapılacağı 24 Temmuz’dan önce  Demirel Hükümeti’nin  açık bir rakam ve tarih vermeden askeri birliklerimizin bir kısmının çekileceği yönünde beyanat  vermesi halinde  böyle bir beyanata Amerikan basınında geniş yer verilmesini sağlamak suretiyle  aradaki farkı lehimize çevirebileceklerini söylediler. Durumu “yıldırım ve hemen Başbakan’a takdim" kaydıyla  başbakanlığa gönderdim. Cevap gelmeyince Başbakan’ı  telefonla aradım. Karabük’te olduğunu söylediler. Gönderdiğim telgrafın kendilerine verilip verilmediğini sordum, verildi dediler. Ankara’ya dönünce beni aramasını rica ettiğimi  söyledim. Aramadılar. Sonuçta asker çekeceğimize dair açıklama yapılmadı. Oylamayı  223’e karşı 206 oyla yani 17 oy farkla kaybettik.

Türkiye’ye döndükten aylar sonra  Demirel’in asker çekileceğine  dair açıklamayı niçin yapmadığını öğrendim.
“Bu adam (yani  Kâmran İnan)  ambargoyu kaldırmış olarak Amerika’dan dönmesin demiş”.
Yıl mı? Yıl 1975 ama siz 1043 diyebilirsiniz.
Yani Anadolu cephesinde değişen bir şey yok.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder