12 Mayıs 2016 Perşembe

SELAHATTİN DEMİRTAŞ'A KIZMALI MIYIM?

Gazetelerde, Facebook'ta yazılanlara baktığımda, paylaşılan nefret duygularını onaylamak geliyor içimden bazen.  İyi yazmışlar, kapak olmuş diyeceğim, beğen seçeneğini işaretleyeceğim anlar olmuyor değil ama içimden bir ses "yapma!", kendini O'nun yerine koy, sonra kararını ver diyor.

Bir kaç aydır yazmayı düşündüğüm bu yazıyı boşa çıkaran bir hamle geldi aslında Selahattin Demirtaş'tan. Hani dokunulmazlıklarının kaldırılıp vatandaşlıktan çıkarılmaları konuşulmaya başlandığında "neyi,kimi çıkarıyorsun?" çıkışı vardı, işte o! Reddettiğini söylediği Türk Vatandaşlığına nasıl da sarılmıştı ve  bu yazıyı yazmamı gereksiz kılmıştı ya ben onu dinlemeyip anladığım Demirtaş'ı anlatmaya çalışayım.

Ben ki Selahattin Demirtaş'ım, milletvekiliyim, 17.000,-TL maaş alıyorum, sağlık, yemek, seyahat, araçlarımın yakıt giderleri neredeyse sıfır. Çocuklarımı en iyi okullara gönderiyorum.  Pahalı elbiseler giyiyor, lüks yerlerde tatil yapıyor, kalburüstü restoranlarda yemek yiyebiliyorum, bir elim yağda bir elim balda misali

İyi de ülkemin hain ve düşman ilan ettiği Apo ile niye mi konuşuyorum? Niye kocaman bir ülkeyi yönetmeye soyunmak varken Allah'ın ittir ettiği verimsiz, kıraç topraklarda, bir kısım insanları elan mağara evlerde yaşayan, eğitim, kültür düzeyi hayli düşük toplumdan oluşacak, dünyaya kapalı  bir devlet kurmak için uğraşıyorum, Niye terörist cenazelerine katılıyor, niye onlarca kişinin katili teröristin evine taziyeye gidiyor, niçin özerklikten söz ediyorum?

Mantıklı bir yanıt bulamadım ama aklıma korku geldi. Selahattin Demirtaş korkuyor!
Apo'nun, Bayık'ın, vb.lerinin bir işaretiyle yok edilmekten korkuyor.
Bir canlı bombanın yanına gelip kendini patlatmasından korkuyor.
Çocuklarının, eşinin kaçırılmasından korkuyor.
Korkmakta haklı:
Devletini yöneten Hükümet, Demirtaş'ı korumuyor. Tıpkı halkını korumadığı gibi.
Demirtaş'ı tehdit eden Apo'nun sesini kesemeyen Hükümeti var.
Para ve ikbal peşinde koşmaktan kafa kaldıramayan, Demirtaş'tan bana ne diyen Hükümet görevlileri var.
Memleketine gittiğinde yürüdüğü asfaltın altına patlayıcılar yerleştirilmesine izin veren başbakanlar var.

Hainlikleri daha fazla uzatabilirdim ama hafakanlar bastı.
Demirtaş sanırım haklı. Hükümet teröristle kolkolaysa vatandaşa boyun eğmek düşer.
Onun yerinde olsaydım aynı şekilde davranır mıydım? bilemiyorum ancak ramak kalırdı diyebilirim.





1 yorum:

  1. “The Party Québécois (Kanada'nın HDP'si oluyor bu) helped Toronto supplant Montreal as Canada's financial capital in the 1980's” (Financial Times).

    YanıtlaSil