19 Ağustos 2012 Pazar

TEYZE ÇOCUKLARI


Osmanlı Şehzadesi Savcı Çelebi ile Bizans Prensi Andronikos.

Sene 1373. Neredeyse “şehir devleti” olarak adlandırılabilecek kadar küçülmüş Roma İmparatorluğu (Bizans), Osmanlı Devleti'nin vassalı (Bağımlı, korunmaya muhtaç.) haline gelmiştir. Vassal efendisine bağlıdır. Efendi gel der gelir, git der gider.
Tarih boyunca sayısız vassal efendi ilişkisi olmuştur amma hikayemize konu olanı kadar ilginci eminim olmamıştır. Zira vassal, II.Roma İmparatoru (Bizans) 5.İoannes, efendi ise III.Roma Sultanı (Osmanlı) I.Murat'tır.


I.Murat Anadolu'ya sefer düzenlemiştir. 5.İoannes  vassallığın gereği sultanın yanında sefere katılmıştır. Babalarının merkezden uzaklaşmasını fırsat bilen Şehzade Savcı Çelebi ile Prens Andronikos anlaşırlar ve 1373 yılının Mayıs ayında biri İstanbul'da biri Edirne'de olmak üzere babalarını tahttan indirmek amacıyla ayaklanırlar. Ayaklanmalar süratle bastırılır. I.Murat hiç duraksamadan oğlu Savcı Çelebi'nin gözlerine mil çektirir.. Aynı işlemi yapmasını vassali İoannes V.'den talep eder. İoannes oğluna kıyamadı, gözlerine mil çektirme işlemini biraz hafif tutulmasını sağlayarak Andronikos'un kör olmasını engeller.
Bu yazıyı okuyanların çoğu tarih kitaplarında Yarhisar Tekfuru'nun kızı Teodora ile Orhan Gazi'nin evlendiğini bilirler. Bizans tarihine meraklı olanlar Yarhisar Tekfuru'nun (Ki o sıralar Roma İmparatoru'dur.) öteki kızı İrene'nin ortak imparator 5.İoannes  ile evlendiğini bilirler.
İşte bizim isyankâr prenlerimizden biri İmparator Kantakuzenos'un torunu Andronikos, diğeri torununun oğlu Savcı'dır. Yani isyankârlar teyze çocuklarıdır. I.Murat'ın Babası ile İoannes V. bacanaktır.


Osmanlı Sadrazamı Mahmut Paşa ile Trabzon Rum Devleti İmparatorluk Baş Danışmanı Amuritzes.

Yukarıda anlattığımız olayın üzerinden 88 yıl geçmiştir.. Sene 1461. Fatih Sultan Mehmet ordusuyla Trabzon kapılarına dayanmıştır. Trabzon Rum Devleti Kralı David Komnenos teslim olacağını bildirir. Teslim koşullarını görüşmek üzere sadrazam Mahmut Paşa ile Komnenos'un sağ kolu ve danışmanı Amuritzes masaya otururlar. Kimsin, nerelisin, anan kim, baban kim derken anneleri bildik çıkar. Biraz daha araştırdıklarında anlaşılır ki; Amuritzes'in teyzesi,  Sırp Kralıyla evlenmek üzere Sırbistan'a gönderilen Trabzon Prensesi'nin nedimesidir. Prensesle birlikte Sırbistan'a giden nedime orada evlenir, çoluk çocuğa karışır. Çocuklarından biri Osmanlı'nın Sırbistan'da yaptığı savaşlardan birinde esir olarak alınır. İstanbul'a getirilen çocuğa Mahmut adı verilir ve Osmanlı terbiyesiyle büyütülür. Mahmut'un önü açılır ve sadrazamlığa kadar yükselir. Amuritsez'le Trabzon'un teslim koşullarını konuşan Mahmut,  Amuritzes'in teyze oğlu Mahmut'tur.
Ne diyelim? Dağ dağa kavuşmaz ama insan insana kavuşur mu? Yoksa ne Osmanlı ne Rum; biz dördüncü Romalı'yız mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder